- Sertan ALİBEKİROĞLU tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Türkçede, bir adın başka bir adla ilişkilendirildiği söz öbekleri “ad tamlaması” olarak adlandırılır. Ad tamlamalarının çeşitleri tamlayanın ve tamlananın durumuna göre belirlenir. Buna göre, tamlayanın eksiz, tamlananın ek aldığı tamlamalar “belirtisiz”; her ikisinin de ek aldığı tamlamalar “belirtili”; her ikisi de eksiz olanları “takısız”(!) ve her iki tarafın birden fazla sözcük bulunduranları “zincirleme”(!) ad tamlaması olarak adlandırılır. İlk iki tamlama türünde ilgililer ittifak halindedirler. Son ikisinin isim tamlamalarının bir türü olup olmadığı noktasında ise farklı görüşlere sahiptirler. Zincirleme tamlamalar bir yana, takısız tamlamaların “ad tamlaması” mı “sıfat tamlaması” mı sayılması gerektiği ayrı bir tartışma konusu olmuştur. Bu çalışmada belirtili ve zincirleme(!) ad tamlamaları bir kenara konularak; takısız(!) tamlamaların durumu, Türkçede birleşik sözcük yapım yollarından biri olan belirtisiz ad tamlaması ve sıfat tamlaması kuruluşları göz önünde bulundurularak; Kök Türk Yazıtlarından ve Türkiye Türkçesi Yazı dilinden tespit edilen örnekler üzerinden tartışılmıştır.
- Edebiyat Dunyamız tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
1. ÜSKÜDAR’DA SABAH OLDU
Üsküdar’da deniz kıyısındaki Valide Sultan ve Mihrimah Sultan camilerinin müezzinleri, karşı tarafta yaşayan padişaha seslerini duyurabilmek ve ondan ihsan alabilmek, belki saray müezzinliğine yükselebilmek ümidiyle sabah ezanlarını mutlaka Beşiktaş’taki cami müezzinlerinden önce okurlarmış. Bir şeyin zamanını geçirmek, geç kalmak anlamında bugün dahi kullanılmakta olan “Üsküdar’da sabah oldu” deyimi vaktiyle aynı hat üzerinde olmalarına rağmen Üsküdar’ın Beşikta’tan önce okunan sabah ezanlarından kaynaklanmıştır.
- ŞEYMA ŞENER tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Türk Edebiyatının İslâmi dönemini kapsayan Dini ve Tasavvufi Halk edebiyatı, Türklerin büyük bir kısmının 12.yüzyılda İslamiyet'i kabul etmesiyle ortaya çıkmıştır. Bu süreçte Türk sosyo-kültürel yapısında bulunan iki etken vardı. Bular "Medrese ve Tekke" kurumları idi. Medrese, eğitimin ve öğretimin en önemli kaynağıydı. Medrese öğrencilerine softa adı verilirdi. Softalar, müderrisler tarafından eğitilirlerdi. Medresenin eğitim dili Arapça olmakla birlikte bilginlerin çoğu eserlerini Arapça yazmışlardır. Medreselerde asıl verilmek istenen ilimdir. Tekkeler ise dini çevreler tarafından geliştirilen serbest düşünceli insanlar yetiştiren kurumlar olmuştur.
- Abdülkadir KARAHAN tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)

- Edebiyat Dunyamız tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
İnsanlık tarihinde görülen siyasal, toplumsal, kültürel, ekonomik vb. olaylara bağlı değişimler, birtakım düşünce ve sanat adamlarını bir araya getirmiştir. Ortak anlayışla hareket eden bu insanlar, değişen toplumun düşünce ve sanat anlayışını şekillendirmiş ve ifade etmiştir.
Batı düşünce, edebiyat ve sanatındaki gelişmelerin temelinde eski Yunan ve Latin edebiyatı, hümanizm ve Rönesans vardır. Çoğunlukla felsefi bir düşünceden beslenen sanat görüşlerinin resim, müzik, mimari, edebiyat gibi alanlarda ilkeleri belirlenmiş bir disiplin olarak ortaya konmasıyla Batı’da sanat akımları oluşmuştur.
Add a comment- Edebiyat Dunyamız tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Çocuk edebiyatı kavramı, çocuklar için yapılan edebiyatı ve yayını ifade ediyor. Çocuk yayınları, çocukların çeşitli ihtiyaçlarını karşılayacak özellikte olmalıdır. Bunun içinde çocuk kitapları edebiyat ve yayın yönünden belli hedeflere yönelik olarak hazırlanmalıdır. Çocuk edebiyatının aşağıdaki hedeflere sahip olması gerekir:
- Edebiyat Dunyamız tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Çocuk kitaplarını tanımak ve anlamaya yönelmek için:
- Çocukların kitaba yönelmelerini sağlayan biçimsel ögeler ( dış yapı )
- Çocukların kitapla etkili iletişimini sağlayan ögeler ( içerik – iç yapı )
Çocuğun gelişme ve büyüme evrelerine göre kitabın dış yapı ögeleri:
Add a comment- Mustafa Ruhi ŞİRİN tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Dersin içeriği ve ders kredisi bakımından:
Türkiye’de çocuk edebiyatı öğretimi amacı, işlevi, yöntemi ve ders kredisi bakımından alanın kültürünü kapsayıcı ve kavratıcı yönelimden uzaktır. Çocuk edebiyatı dersi okulöncesi, birinci ve ikinci basamak süreçlerinde benzer bir paragraf çerçevesinde ve edebiyat öğretimine paralel şekilde çocuk edebiyatı tarihi bağlamı içinde okutulmaktadır. Çocuk edebiyatı öğretiminde üç öncelik dikkate alınmalıdır: Bir, okuma öğretimi ( okuma alışkanlığı kazandırmak ); iki, Türkçe öğretimi ( anadili öğretimini zenginleştirmek ); üç, edebiyat öğretimi ( edebiyat okuru yetiştirmek ).
Add a comment- A l i F u a t A R I C I tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Çocuk ve onun eğitimi toplumun geleceği açısından son derece önemlidir.Çocuk ve onun eğitimi toplumun geleceği açısından son derece önemlidir.Gelecekle ilgili umutlarımızın güçlü olması için öncelikle çocuklarımızın zihinsel,fiziksel ve sosyal açıdan kendileriyle ve çevreleriyle uyum içinde bulunmaları, dolayısıylasağlıklı bir kişiliğe sahip olmaları gerekmektedir. Her açıdan gelişme dönemindeolan çocuğa verilen eğitim, içinde yaşayacağı ve bireyi olacağı toplumunşekillenmesi açısından son derece önemlidir (Erdal, 2009).
- D i l e k S E L E K tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Çocuk edebiyatı kavramı, çocuklar için yapılan edebiyatı ve yayını ifade ediyor. Çocuk yayınları, çocukların çeşitli ihtiyaçlarını karşılayacak özellikte olmalıdır. Bunun içinde çocuk kitapları edebiyat ve yayın yönünden belli hedeflere yönelik olarak hazırlanmalıdır. Çocuğa ilk kitap sevgisini aşılamak, çocuğa ilk edebi ve estetik değerleri vermek, çocukların gelişmekte olan iç ve dış dünyalarına katkıda bulunmak, çocukları yaşam gerçeklerine, hazırlamak, çocukların yaratıcı güçlerini, harekete geçirmek, dinleme yeteneğini geliştirmek, eleştiri yeteneğini geliştirmek çocuk edebiyatının hedeflerinden bazılarıdır.
- Ahmet KABAKLI tarafından yazıldı.
- Kategori: Edebiyat (Teorik)
Çoğunlukla haftalık, 15 günlük, aylık, üç aylık veya yıllık olarak sanat, edebiyat, tarih, ekonomi, ticaret, politika, mizah yahut siyasî bir dâva (tez) için çıkarılan mevkute (periyodik) çeşididir. Dergilerin baş amacı haber vermek değil, okurları özel bir konuda aydınlatmak, bazan da olaylar üzerinde yorumlar yapmaktır. Dergiler, çıkış maksatlarına göre iddialı mevkutelerdir. Bir ekonomi dergisi, o alanda derin ve taze incelemeleri ile tanınmış kimseleri topladığı ölçüde rağbet kazanır. Bir edebiyat dergisinde, en güzel şiir, hikâye ve tenkitler çıkmalıdır. Batı'da ve bizde, uğraştıkları alanda özellikle sanat ve edebiyatta yeni çığırlar açan dergiler çok görülmüştür.