- Prof.DR. Hilmi ÖZDEN tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Hoca Ahmed Yesevî, Türkistan coğrafyasında dünyaya gelmiş, eserleri ve yetiştirdiği öğrencileri ile Türk dünyasını asırlardır aydınlatan büyük bir Allah dostu ve düşünürdür. Onun fikirleri ve düşünceleri Anadolu, Balkanlar ve Karadeniz kuzeyindeki Türkler tarafından günümüze kadar yaşatılmıştır. En ünlü eserleri Divan-ı Hikmet ve Fakr-namesi’dir. Yetiştirdiği öğrenci sayısının doksan bin civarında olduğu tahmin edilmektedir. Bu sayede Türklüğe istikamet göstermiş Türk soylu halkları İslâm inancı etrafında birleştirmiştir.
- İhsan KURT tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Birçoğunun çok eksik olarak sadece “Mihriban” Türküsünün şairi olarak tanıdığı Abdurrahim Karakoç’u ortaokul yıllarımın sonu, lise yıllarımın başlarında gıyaben tanıdım. “Tanıdım” dememe siz bakmayınız. O zaman hiç karşılaşmadım tabii ki.
- Mustafa ORÇAN tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Mehmet Âkif Ersoy, Türkiye’nin yetiştirmiş olduğu münevverlerin/aydınların içinde kendi tipini ve türünü inşa eden üreten en özgün ve yerli aydınlardan biridir. Yaşamış olduğu toplumun sahip olduğu değerleri ekseninde, içinde büyüdüğü kültürün kendi doğallığı içinde onu sadece retorik olarak koruyarak değil, aynı zamanda duruşuyla şahsiyetiyle de yeni nesillere yaşayarak aktararak gençlere model olan bir aydındır. Bir aydın için gerekli olan sadece nitelikli eğitim alarak değil, bu niteliğini sahip olduğu değerler ve toplumu için değerlendiren, milli olduğu kadar ve milletlerarası olayları da takip eden ve buna göre kültürel coğrafya bilincinin olması anlamlı ve önemlidir. Ersoy’un kültür ve medeniyet bilinci, en az sömürge bilincine karşı mücadele edecek kadar dinamik, samimi, dürüst, kararlı ve cesur idi. Onda bir medeniyet tasavvuru, toplum ve kültür bilinci, adalet ve hakikat arayışı vardı.
- mEHMET aLİ abakay tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Tevhid-i hakikati hayatının varoluş gereği bilen, anlayışla ümmet şuuru çerçevesinde yaşamını şekillendiren değerleri vazgeçilmez bilen dönemin önde gelen isimlerinden biriydi Mehmed Âkif Merhûm.
- Ahmet URFALI tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
1960 yılında Azerbaycan’da doğdu. Bakü Petrol ve Kimya Teknik Okulu'ndan mezun oldu. Azersu'da enerji mühendisi olarak çalışmaktadır. Şiirleri ülkenin saygın gazete ve dergilerinde yayınlanmaktadır. Azerbaycan neşriyatında Yurt edebi-bedii dergisinin üyesi ve özel muhabiridir. Dört şiir kitabı çıkmıştır: Ogurlanmış Arzular, Hasretimin Kökü, Ben Böyle Muhabbet İstememiştim,Bir Avuç Toprağım…
- Erdoğan ULUDAĞ tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Klasik Türk Edebiyatı’na, yaşanılan din ve kültür başta olmak üzere birçok muhtelif unsur kaynaklık eder. Tipler ve kişilikler, Klasik Türk Edebiyatı’nın önemli kaynakları arasında yer alır. Bu kaynakların müstakil eserler incelenerek ortaya çıkarılması gerekmektedir. Klasik Edebiyat’ta tipler ve kişilikler edebî bir metnin kurgulanmasındaki temel unsurlardır. Şair, eserinde yer verdiği tipler ve kişilikler sayesinde düşüncelerini ve hissiyatım somutlaştırma fırsatı bulur. Bu sebeple metni tam olarak anlayabilmek için tip ve kişiliklerin doğru tesbit edilmesi önemlidir.
- Büşra ÇELİK tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Osmanlı şairlerinin en büyük övünçlerinden biri hiç kuşkusuz “sâhib-dîvân” olmaktı. Çoğu Osmanlı şairi henüz hayatta iken şiirlerini divan hâline getirir ve mültefit olmak üzere divanını dönemin padişahına sunardı. Bazılarının şiirleri, öldükten sonra başkaları tarafından toplanıp divan hâline getirilirdi. Bazı şairlerin ise -özellikle rintmeşrep olanların- “sâhib-dîvân” olma gibi tutkuları yoktu. 16. yüzyıl şairlerinden Kalkandelenli Fakîrî böyle bir şairdi.
- Metin SAVAŞ tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Bir yücelik efsanesidir her kanat vuruşunda senden işittiğim
Tan vakitlerinde müjdelersin erdem güneşinin doğuşunu
Işığın parıldar bağışlanan demir cevherinin kızıl mayasında
Geceden sabaha sözünle uyanır berrak su ve kara toprak
Add a comment- Mehmet Can DOĞAN tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
1950lerin ilk yıllarında yayımlanan şiirleriyle edebiyat dünyasına giren Sezai Karakoç, modern Türk şiirinin önemli şairlerindendir. Karakoç’un, 1950lerde başlayıp 1960ların ilk yıllarında tamamlanan “İkinci Yeni Şiiri” içinde dikkate değer bir rolü vardır. Bu rol, şiirlerinden çok yazılarıyla belirginleşir. Kendisinin çıkardığı Şiir Sanatı dergisinde, bu şiir hareketini haber veren yazıları yayımlanmış; ayrıca dergi, bir “arkadaş buluşması”nın kısa ömürlü yayın organı da olmuştur. Bu arkadaş buluşması, Pazar Postası gazetesinin “Sanat-Edebiyat” sayfalarında, İkinci Yeni Şiiri’nin söylemini belirginleştirmiştir. Pazar Postası’nda yayımlanan poetik, polemik ve eleştiri yazılarıyla Sezai Karakoç, İkinci Yeni söyleminin öncülerinden biri olarak görünmüştür. Bu yazıda, önce 1950’lere girerken modern Türk şiirinde etkili ve popüler olan iki şaire kısaca dikkat çekilecek, sonra Sezai Karakoç’un İkinci Yeni Şiiri içindeki rolü, etkinliği ve etkisi, 1950’lerdeki süreli yayınlardan hareketle değerlendirilecek ve onun İkinci Yeni Şiiri içindeki yeri belirginleştirilecektir.
- Murat AK tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Türk Şiiri’nin ve düşüncesinin önemli ismi Mehmet Akif Ersoy, şiirinde nehir metaforunu kullanır. Metafor, bu kullanımda nehrin zaman içindeki akışıyla beşeriyetin tarih içindeki seyri arasında bir teşbih aracıdır. O beşeriyeti hızla akıp giden bir nehre benzetmiştir. Bu teşbihte milletler bu nehre bağlanan ırmaklar, fertler ise ırmaklardaki katrelerdir. Nehir metaforu benzer bir şekilde Necip Fa-zıl’ın şiirinde de karşımıza çıkar. İki şair metaforun bu kullanım şeklini Klasik Türk Şiiri geleneğinden tevarüs etmemişlerdir.
- İ b r a h i m T Ü Z E R tarafından yazıldı.
- Kategori: Şairler ve Şiirleri
Hayatındaki tüm açılımı ve yönelimi şiir merkezli yaşayan İsmet Özel, ilk şiir kitabı “Geceleyin Bir Koşu” (fan. son kitabı “Of Not Being A Jew”e kadar hayat-şiir serüvenini birlikte yaşamıştır. Şairin yaşamının farklı evrelerinde birer “durak” olarak kabul edilen süreçler doğrudan şiirine de etki etmiş; 1963 yılından itibaren oluşmaya başlayan şiir evrenindeki açılım ve genişleme söz konusu olan “duraklardan geçerek meydana gelmiştir. Hayatında şiire Türk edebiyatında eşine az rastlanır bir tarzda önem veren ve şiiri hayatı içerisinde esaslı bir yere oturtan Özel, söz konusu olan yönsemeyi şiire ilk başladığı yıllardan itibaren bilerek ve isteyerek oluşturmaya çalışır.